Alerjik Rinit (AR) dünya genelinde %10-%30 arası değişken bir popülasyonun ortak rahatsızlığı. Ülkemizde resmi rakamlar ortalama %20’lik bir hasta popülasyonunu işaret ederken bu oran çocuklar ve genç erişkinlerde daha yüksektir.

Epidemiyolojik çalışmalar AR prevalansının dünya çapında gittikçe arttığını göstermektedir. AR hastalığı yanında birçok semptomla birlikte seyretmektedir. Burun kaşıntısı, akıntısı ve tıkanıklığıyla birlikte hapşırık AR’de en sık görülen belirtilerdir. Her seferde sayıca ondan fazla nöbetler halinde gelen hapşırık dikkat çeker. Alerjik Rinitte, astımda görülen bronş hiperaktivitesine benzer nazal hiperaktivite görülebilir. Hastalar duyarlı oldıkları alerjenler dışında parfüm, deterjan, çeşitli kimyasallar, sigara dumanı, hava kirliliği, ısı değişikliği, nem ve soğuk gibi uyaranlarla karşılaştıklarında çeşitli semptomlar gösterebilirler. Dolayısıyla iklim ve lokasyon değişiklikleri hastalarda semptomatik alevlenmelere yol açabilirler. Toparlamak gerekirse bu hastalığın mevcut semptomları hastanın günlük yaşamında konfor düzeyini fazlasıyla düşürmektedir.

Tedavi protokolüne bakacak olursak; H1 antihistaminikler AR tedavisinde en yaygın reçete edilen birinci basamak ilaçlardır. H1 histamin reseptörünün geri dönüşümlü yarışmalı antagonistleri olarak işlev görür ve histamin reseptörlerinin bağlanmasını önler. Tedavide 2. Kuşak H1 Antihistaminikleri (loratadin, desloratidin, feksofenadin, setirizin, levosetirizin, bilastin, ebastin, rupatidin) tercih edilir. Bunlar H1 reseptörü için oldukça seçicidiler ve antikolinerjik etkileri yoktur. 1. Kuşağa göre yan etki profilleri her ne kadar düşük olsa da hastalarda sedasyon gözlenebilir. Daha az sedasyona sebep olan yeni H1 antihistaminikler (loratadin, feksofenadin, desloratidin, bilastin) kullanılabilir. Bu ilaçlar uzun süreli kullanımda oluşabilecek ilaç duyarsızlığına (taşiflaksi) da dirençlidir.

Gel gelelim tedavi protokolünü ve hastalığı inceledikten sonra hastalarımıza alternatif olarak sunabileceğimiz en temel gıda takviyelerinden olan kuersetinin etkinliğine. Kuersetin, polifenollerin flavonoid grubundan bir bitki flavonolüdür. Kuersetin yapılan araştırmalar sonucunda, histaminin hücrelerden salınmasını kısıtladığı için alerji semptomlarının giderilmesinde etkili olabileceğini dile getirilir.

Alerji faktörleri üzerinden yola sıcaksak eğer; Alerjik tepkimeler, histamin ve diğer enflamatuar moleküllerin salınımını içerir. Kuersetin belirli bağışıklık hücrelerinden histamin salınımını engellemesiyle bilinir, bu da alerji semptomlarının azaltılmasına yardımcı olabilir. Mast hücreleri, allerjik tepkimelerde merkezi bir rol oynayan bağışıklık hücreleridir. Kuersetin, mast hücrelerini stabilize etmeye yardımcı olarak histamin ve diğer enflamatuar bileşiklerin salınmasını önleyebilir.

Alerjik reaksiyonlar genellikle hava yollarında ve diğer dokularda enflamasyonu içerir. Kuersetinin anti-enflamatuar özellikleri, bu enflamasyonun bir kısmını hafifletmeye yardımcı olabilir ve alerji semptomlarının azaltılmasına yol açabilir.

Kuersetin anti-enflamatuar etkilere sahip olduğunu dile getirmiştik. Solunum sistemi bağlamında, astım ve kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) gibi durumlar için hava yollarındaki enflamasyonu azaltmaya yardımcı olabilir.

Bazı çalışmalar, kuersetinin bronşiyal genişletici etkilere sahip olabileceğini göstermektedir, bu da hava yollarının düz kaslarını rahatlatmaya yardımcı olabileceği anlamına gelir. Bu, solunum yollarının iyileştirilmesine ve solunum yolları rahatsızlığı olan bireylerin nefes almasının kolaylaştırılmasına potansiyel olarak katkıda bulunabilir. Alerjik Rinit kaynaklı astım rahatsızlığı yaşayan hastalar için bu etkinliği de bir hayli kıymetlidir.

Kuersetin, zararlı serbest radikalleri nötralize etmeye yardımcı olan güçlü bir antioksidandır. Bu antioksidan aktivite, akciğer hücrelerini oksidatif stresten koruyabilir ve akciğer hastalıkları ile solunum yolu hasarı arasındaki ilişkiyi azaltabilir. Bu etkiyle de aslında serbest radikal hasarına yol açabilen en önemli faktörlerden birisi olan sigara kullanımı konusunda da kuersetinin önemini vurgulayabiliriz. Kuersetin gösterdiği kuvvetli antioksidan etkiyle sigara kullanımına bağlı ortaya çıkan serbest radikallerin sebep olduğu oksidatif stresi nötralize edebilir.

Kuersetin, iltihaplanma ve hücre çoğalması ile ilişkili enzimleri inhibe edebilir. Örneğin, iltihap oluşturan moleküller üreten siklooksijenaz (COX) ve lipooksijenaz (LOX) gibi enzimleri inhibe eder. Bu enzimleri bloke ederek, kuersetin iltihaplanmayı azaltır ve ilişkili etkilerini engeller. Kuersetin bağışıklık sistemini düzenleyebilir. Makrofajlar, T hücreleri ve NK hücreleri gibi bağışıklık hücrelerinin işlevini artırarak dengeyi destekler. Bu düzenleme, alerjiler ve bağışıklıkla ilişkili bozukluklarda faydalıdır.

Kuersetini genelde takviyelerde kompleks formlarda görüyoruz. Solgar’ın Quercetin Complex ve TAB İlaç’ın Quercin’i gibi takviyeleri buna örnek verebiliriz. Bu içerikler içinde genelde değişmeyen içerik olarak da Bromelain ve C vitaminini görüyoruz. Peki neden?

Alerjilerdeki insidansını belirlemek için C vitamini üzerinde yapılan çalışmalar, alerjik rinit atakları sırasında insanların bağışıklık sistemini güçlendirdiğini gözlenmiştir. Yani bu rahatsızlığın tedavi etmede yardımcı bir besin değeridir.

Bu nedenle, askorbik asidin, hücrelerin enflamatuar reaksiyonları kontrol etmesine yardımcı bir protein olan sitokini yüksek miktarda ürettiği tespit edilmiştir. Aynı zamanda, T hücrelerini alerjilerle bağlantılı olabilecek enfeksiyonlara karşı savaşmaya teşvik eder.

Bu vitaminin alerjilerle nasıl savaştığından bahsedecek olursak; burun akıntısını, gözlerde kızarıklık ve hapşırma gibi etkileri azalttığına şahit oluruz.

Bromelaindeki aktif bileşenler ise vücuttaki proteinleri parçalayan enzimler olan proteinaz ve proteazlar içermektedir. Bromelain genellikle ameliyat sonrasında ya da yaralanma durumlarında, burun, sinüs ve diş etlerinde ağrı ve şişliğin azalması için bir besin takviyesi olarak kullanılır. Ayrıca vücuttaki ödemin atılmasında da etkili olarak kilo vermeyi desteklemede, osteoartrit, kanser, sindirim problemleri ve kas ağrıları içinde yararlı olan bir gıda takviyesidir.

Bromelain hem antioksidan hem de antienflamatuvar etkisiyle birlikte Kuersetin’e alerjik semptomların tedavisinde kuvvetli bir yardımcıdır. Kuersetin’in alerjiye karşı olan etkinliğini bir hayli arttırmaktadır.

Peki bu takviyelerin kullanımlarında ne gibi yan etkiler gözleyebiliriz ve kimlerin kullanması sakıncalıdır.

Bromelain ve Kuersetin kullanımında ortak yan etkiler olarak
 İshal
 Mide Bulantısı
 Baş Ağrısı
 Normalden daha şiddetli yaşanabilen adet sancısı
gibi yan etkiler gözlenebilir.

Bu yan etkilerin yanı sıra her iki etken madde de antikoagülan kullanan hastalarda özellikle kanama riskini arttırabilmekte. C vitamini de kuersetin de böbrek taşı oluşumuna yatkın hastalarda bulundurduğu oksalat miktarı ile böbrek taşı oluşumuna sebep olabilir.

Sonuç olarak Kuersetin ve beraberinde bulunan Bromelain-C Vitamini Kompleksi hastalar için antihistaminik tedaviye hem bir destek tedavi hem de bir alternatif olarak görülebilir. Sedasyon yapmaması sebebiyle gün içerisinde tok karna rahatlıkla kullanılabilir. Ek olarak bağışıklık sistemine de katkısı bir hayli fazladır. Kuersetin yapılan bazı örnek çalışmaların da gösterdiği üzere alerjik semptomları baskılama adına etkinliği görülmüş bir polifenoldür. Tabi ki mutlak olarak endikasyon belirtmek için çok daha ciddi çalışmalar yürütülmesi gerekmektedir fakat mevcut haliyle bile hastalara sunabileceğimiz önemli bir alternatiftir.

Ecz. Umut Yılmaz

 

Kaynakça
1. Türkiye Ulusal Allerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Alerjik Rinit Tanı ve Tedavi Rehberi 2022
2. Jafarinia, M., Sadat Hosseini, M., kasiri, N. et al. Quercetin with the potential effect on allergic diseases. Allergy Asthma Clin Immunol 16, 36 (2020).
https://doi.org/10.1186/s13223-020-00434-0
3. Sagit, M., Polat, H., Gurgen, S.G. et al. Effectiveness of quercetin in an experimental rat model of allergic rhinitis. Eur Arch Otorhinolaryngol 274, 3087–3095 (2017).
https://doi.org/10.1007/s00405-017-4602-z
4. THORNHILL, Stacy M.; KELLY, Ann-Marie. Natural treatment of perennial allergic rhinitis.
Alternative Medicine Review, 2000, 5.5: 448-454.
5. KAWAI, Mari, et al. Flavonoids and related compounds as anti-allergic substances.
Allergology International, 2007, 56.2: 113-123.